10 Mayıs 2018 Perşembe

FAHRENHEIT 451


                                 Fahrenheit 451, kitap kağıtlarının yanma ısısıdır.

Belirsiz bir gelecekte, özel yanmaz giysileriyle ‘itfaiyeciler’ düzenledikleri baskınlarda içinde su yerine gazyağı bulunan hotumlarla  evlerde ele geçirdikleri kitapları yakarlar.’İtfaiyeciler’in tek görevi budur.İşini seven bir itafiyeci olan Guy Montag, bir gün Clarisse adında bir kızla karşılaşınca kafasında o güne kadar hiç sorgulamadığı sorular uyanmaya başlar. Kitaplar nasıl şeylerdir, insanların birlikte yanmayı bile göze aldığı bu kitaplarda neler vardır? Montag artık işini,eşini ve tüm yaşamını başka bir gözle değerlendirmeye başlar. Kitapları düşünür ve her kitabın arkasında bir insanın varlığını hisseder,çünkü her kitabı bir insan düşünüp oluşturmuştur. Montag bundan sonra,yakmak için girdiği evlerden kitap çalmaya başlar ve gelişen olaylar sonucunda yasa dışı ,aranan bir suçlu durumuna düşer.




Günümüzde de kitaptakinden pek farklı durumda olduğumuzu düşünmüyorum. Zaman öyle bir zaman ki gerçekten kendi kendine düşünemeyen sorgulamayan bir nesil olduk. Kitapta insanların kitap okumayı zorla bırakmadıkları ,kendi istekleriyle artık okumadıkları belirtiliyor.Kitap okumak yanlıştır içinde boş laflar dan başka bir şey yoktur algısıyla beyinleri doldurulmuş. Kimisi gerçekten doğru mu diye açıp bakmamıştır bile. Onlar yanlış dediyse yanlıştır düşüncesindedirler.

 Bizlerde okuyup araştırıp sorgulamaktan çok,çeşitli yollarla/kanallarla sunulan bilgileri filtrelemeden kabul eder olduk.Bizlere eğlence adı altında sunulan hiç bir faydası olmayan türlü meşgalelerin esiri olduk. Üzerimizden bu ölü toprağını bir an önce atıp bir uyanışa merhaba deme vakti artık.

  Yaşamımız boyunca geride bırakacağımız nesle fayda sağlayacak bir şeyler bırakıyor olmamız lazım.Bir şekilde elimizden dilimizden birilerine faydamız dokunuyor olması lazım ki bu dünyadaki sınırlı zamanımız dolduğunda bu vakti anlamlı kılmış olabilelim. 

   Günümüzde bilgiye ulaşmak için kitaptaki gibi zorluklara katlanmamıza gerek yok. Elimizdeki nimetin kıymetini bilmek gerek. Bizlere sunulanın peşinden  gözü bağlı bir şekilde gitmek  yerine  okuyup,araştırıp, doğru veya yanlışa kendimiz kanaat getirelim.
    
  Bradbury ‘den kitap okumanın değerini bizlere bir kez daha hatırlatan anlamlı ve düşündürücü bir kitap.Kesinlikle tavsiye...
                                                                                      
                                                         ALINTILAR



İnsanların başlarına getirip yücelttikleri bir liderleri her zaman vardır. Bu, işte sadece bu, zorbaların türediği kaynaktır; ilk ortaya çıktığı zaman, o bir koruyucudur.


Kitaplarda bir şeyler olmalıydı, hayal edemeyeceğimiz şeyler, kadının yanan bir evde kalmasını sağlayacak bir şeyler; orada bir şeyler olmalı. Bir hiç için kalamazsın.'

‘Hepimiz birbirimize benzemeliyiz.Hiç de, anayasanın dediği gibi; kimse eşit ve özgür doğmamıştır, herkes eşit yapılır. Her insan bir diğerinin sureti olunca herkes mutlu olur, ortada  çekinilecek,korkulacak,herkesin yargılamasına yol açacak dağlar yoktur. İşte böyle!

İhtiyacın olan kitaplar değil, bir zamanlar kitapların içinde olan bazı şeyler… Hayır, hayır, aradığın şeyler kesinlikle kitaplar değil… Onların içinde kesinlikle sihirli bir şey yok. Sihir sadece onların söylediklerinde.”

‘Cildine bakarak bir kitap hakkında hüküm verme.’

‘Gözlerini merakla doldur ve sanki on saniye sonra ölecekmiş gibi yaşa.’

‘Büyükbabam herkes öldüğü zaman geride bir şey bırakmalı derdi. Bir çocuk, bir kitap, bir resim, bir ev, yapmış olduğu bir duvar ya da bir çift ayakkabı. Yada ekili bir bahçe. Ellerinin bir şekilde dokunduğu  ve ruhununöldüğü zaman gidebileceği bir şey,öyle ki insanlar senin diktiğin ağaç ya da çiçeğe baktığı zaman seni orada görebilsinler.’




9 yorum:

  1. Kitap çok güzel, alıntıları da mükemmel seçmişsin. Bir Pembe Sever (Tuğçe) tarafından Ortak öykü yazma çalışmasında mimlendin. Sıra sende. Kolay gelsin, sevgilerimle. 🤗

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba çok teşekkür ederim :) en kısa zamanda paylaşacağım yazım için görüşlerinizi benimle paylaşırsanız çok memnun olurum tekrar teşekkürler:)

      Sil
  2. https://berlin7586.blogspot.de/2018/05/ortak-oyku-yepyeni-bolum.html

    (Öykünün tamami bu linkte)

    YanıtlaSil
  3. Merhaba...Blog alemine hoş geldin...Distopya romanlarındaki karanlık tabloların, geleceğin gerçeği olmaması için bilinçli olmak gerekiyor :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş buldum:) çok haklısınız aynı görüşteyim:)

      Sil
  4. Bende sizin gibi yeni blog kurdum. Fahrenheit 451 gerek film olarak gerekse kitap olarak beğendiğim bir eserdir. Guy Montag da kitaplara kaçanlardan olduğu için ilk yazımda ondan da bahsettim. Blogunuzda seçmiş olduğunuz eserler ve yorumlama biçiminiz güzel olmuş. Yolunuz açık olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blogunuz hayirli olsun o zaman hizlica bir baktim yazilariniz ilgi cekici kaleminize saglik👍🏻 guzel yorumlarınız icin de cok tesekkuer ederim🌸

      Sil
  5. ne güzel anlatıyon seeeen. okudum güzel ivit :) filmi de var güzel :) bi de yeniden çevrilmiş bugünlerde :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben filmini izlememistim aslinda ama en kisa zamanda izleyeceğim tesekkur ederim 👍🏻😊

      Sil

 

Çok Bulutlu'nun Günlüğü Template by Ipietoon Cute Blog Design