1968 senesinde, Türkmen Ağası ve Sancak Beyi olan Mustafa Ağa tarafından Mevlevihane'ye
gelir getirmesi amacıyla yaptırılmış. Dolayısıyla,tarihi açıdan baya köklü bir kafe. Girişindeki levhada bir rivayete göre, 4. Murat'ın Bağdat seferi sırasında burada dinlendiği ve kahve içtiği yazıyordu.
Mekanın şaşasına ters orantılı sessizliği, bizlere kafa dinlemek için fazlasıyla olanak sağladı. Sanırım arkadaşlarla 3 4 saate yakın burada oturduk. İstanbul 'da hiç bir kafede bu kadar uzun süre bulunmamıştım.
Meşhur Menengiç Kahvesi; Pek fazla kahve kültürüm olmaması sebebiyle tadı hakkında yorum yapamıcam ama arkadaşlarım bayıldılar diyebilirim.Daha sonra evlerine alanlar bile oldu.
Menengiç kahvesinin yanında Zahter çayı da hayli meşhurmuş ama benim favorim elma çayları oldu. Buz gibi havada çok çok iyi gelmişti.
Bayıldığım bir kaç ayrıntıyı da buraya bırakıyorum.
0 yorum:
Yorum Gönder